Kullanıcılar tarafınca en oldukca kullanılan antivirüs programlarından kabul edilen Windows Defender, bildiğiniz suretiyle Windows işletim sistemine yerleşik geliyor. Sadece Microsoft artık Home kullanıcıları için bulut tabanlı Defender‘ı kontrol ediyor. Amaç bir tek bilgisayarı değil, ağa bağlı tüm akıllı cihazları koruyabilmektir.

Microsoft Defender’ın yeni sürümü, Dev Channel’da bulunan Windows 11 Insider Preview Build 22572’nin bir parçası olarak paylaştı. Defender aracı artık Windows 10, Windows 11, iOS ve Android‘de kullanılabilir ve ek olarak macOS için de bir sürümünün kısa sürede gelmesi planlıyor.

Bulut tabanlı Windows Defender iyi mi kullanılır?

Şu anda Windows 11 Insider programıyla sunulan bulut tabanlı Defender, ABD’de yaşayan Home kullanıcıları tarafınca kontrol edilebilir. Yeni genişleme yardımıyla yalnızca Windows Defender’ın yüklü olduğu bilgisayarı değil, aynı ağı kullanan başka bir aleti da korumak artık mümkün. Mesela, mobil cihazlarda fena amaçlı yazılım ve kimlik avı hücum taraması yapmak için ayrı bir programa gerekseme duymayacaksınız.

Microsoft’un amacının ne işe yaradığını ve ağa bağladığımız öteki teknolojik cihazları iyi mi koruyacağını şimdiden görebiliyoruz. Home programına kayıt olan kullanıcılar, aynı ağa bağlı cihazların güvenliğini tek bir açık oturum üstünde görebilir ve antivirüs programını bu merkezi panelden yönetebilir.

Microsoft paylaşmış olduğu blog yazısında, Windows ve Android için fena amaçlı yazılım ve kimlik avı müdafaasının, iOS için de bir tek kimlik avı müdafaasının mevcut bulunduğunu belirtti. iOS’ta yerleşik olarak fena amaçlı yazılım koruması bulunmuş olduğu için Defender’ın fena amaçlı yazılımı iPhone’da çalışmayacak.

ABD’de yaşayan kullanıcılar artık bulut Windows Defender yardımıyla öteki cihazlarında tarama yapabilir, ağa bağlanan öteki cihazların güvenliğini tek bir yerden denetim edebilir. Microsoft ek olarak ağ üstündeki ihtimaller içinde tehditlerin birden fazla cihaza bulaşmasını da engelleyebileceğini söylüyor.

Bulut tabanlı Windows Defender değişikliği hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmından ya da SDN Forum‘da bizlerle paylaşmayı ihmal etmeyin.