Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Tokat ziyaretinde Tokat Belediyesi Hıdırlık Toplumsal Tesisleri’nde çiftçilerle bir araya gelmiş olduğu programın görüntüleri paylaşıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya-Ukrayna Savaşı dolayısıyla besin sektörünün Kazakistan, ABD, Kanada başta olmak suretiyle, öteki alternatif tedarik kaynaklarıyla ilgili arayışlarını sürdürdüğünü bildirdi.

ÇİFTÇİLERLE BİR ARAYA GELDİ

Yeni Tokat Havalimanı’na inişle süregelen, Cumhuriyet Meydanı’ndaki toplu açılış töreniyle devam eden Tokat programının son durağında çiftçilerle bir araya geldiğini belirten Erdoğan, kent ziyaretlerinde gençlerle başlattıkları bu buluşmaları, hanımlarla devam ettirdiklerini, şimdi de çiftçilerle bir araya geldiklerini söylemiş oldu.

Erdoğan, her ne kadar hala kar yağışı ve soğuklar tesirini sürdürüyor olsa da baharın ilk ayının son günlerinde bilhassa Tokat ziyaretinin hakikaten oldukça değişik bulunduğunu, oldukça büyük bir coşku gördüğünü dile getirdi.

“Biliyorsunuz ki devletimizde birileri her ağızlarını açtıklarında, Türkiye’de tarımın öldüğünü, bittiğini, çiftçilerin perişan bulunduğunu söylüyor.” diyen Erdoğan, ülkede tarıma ve hayvancılığa en büyük desteklerin kendi dönemlerinde verildiğini, her alanda oldukça mühim üretim artışlarının bu zamanda sağlandığını altını çizdi.

Bu süreci başbakanlığı döneminde başlattıklarını dile getiren Erdoğan, çiftçilerin de bunun kıymetini bildiklerini açıkladı.

Erdoğan, bugünün rakamlarıyla 20 yılda ortalama 470 milyar lira destek ödemesi yaptıklarını, bu yıl için 25,8 milyar lira olarak planlanan tarımsal destekleme bütçesini de ilavelerle 29 milyar liraya yükselttiklerini, böylece bu yıl buğday, arpa, çavdar, yulaf ve tritikale üreticilerine mazot, gübre, sertifikalı tohum ve ek girdi desteğiyle dekar başına 116 lira ödeyeceklerini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarımsal hasılanın 337 milyar liraya ulaşmasının verilen bu desteklerin karşılığının alındığını gösterdiğini açıkladı.

“CUMHURİYET TARİHİNDE YAPILAN BARAJ SAYISINI 2’YE KATLADIK”

Geçen yıl tarımsal ihracatın önceki yıla bakılırsa ortalama yüzde 21 artışla 25 milyar dolara, dış tecim fazlasının ise yüzde 31 artışla 7,2 milyar dolara çıktığını özetleyen Erdoğan, sözlerini şöyleki sürdürdü:

“Bu rakamlar nerede olduğumuzu göstermesi bakımından oldukça oldukça mühim. Siz değerli üyelerimizin gayretli emek harcamaları yardımıyla sebze ve meyve üretiminde Avrupa’da birinci sıradayız. Son 20 yılda oluşturduğumuz kuvvetli altyapı yardımıyla besin tedarikinde mesele yaşamayan, kendine yeterlilik oranı yüzde 140 olan bir ülke konumuna geldik. Topraklarımızın verimini çoğaltmak için hükümetlerimiz döneminde ortalama 300 milyar liralık su yatırımı yapmak suretiyle 9 bin 989 tesisi hizmete aldık. Tüm bunlar, kiminle yapıyoruz bunu? Çiftçilerimizle yapıyoruz, çiftçilerimiz için yapıyoruz. Cumhuriyet tarihinde meydana getirilen baraj sayısını 2’ye katladık, toplam 47 milyon metreküp su depolanan 654 yeni barajı ülkemize kazandırdık. Cumhuriyet tarihinde bu tarz bir olay yok. Bu yatırımlar neticesinde 20 milyon dekar araziyi sulamaya açarak sulanan ziraat alanımızı 68,5 milyon dekara yükselttik. Böylece çiftçilerimize senelik 60 milyar lira ilave gelir artışı sağladık.”

“6 MİLYAR FİDANI TOPRAKLA BULUŞTURDUK”

Ormancılık alanında da var güçleriyle çalışmaya devam ettiklerini belirten Erdoğan, son 20 yılda ortalama 6 milyar fidanı toprakla buluşturduklarını bildirdi.

Orman varlığını en oldukça artıran ülkeler sıralamasında Türkiye’nin Avrupa’da birinci, dünyada altıncı sırada bulunduğunu dile getiren Erdoğan, şunları açıkladı:

“İspat bu. Bunu söz olsun diye söylemiyoruz. Tüm belgeler hepsi ortada. Doğal bunlar bazılarının işine gelmiyor. Yalan yanlış bilgilerle, kuraklık şeklinde yangın şeklinde cenk şeklinde bölgesel insani krizler şeklinde mevzuları bahane ederek milleti paniğe sevk etmek için uğraşıyorlar. Herhalde bunların kimler bulunduğunu biliyorsunuz ki. Türkiye’nin dünyanın en mühim besin ihracatçısı bulunduğunu, bunun için ihtiyaç duyulan ham maddelerin mühim bölümünü de dışarıdan aldığımızı bildikleri halde sayı oyunlarıyla kamuoyunu yanıltmaya çalışıyorlar. Maalesef işte son zamanlarda ayçiçeği yağı mevzusunda kayda kıymet herhangi bir mesele olmadığı halde bu şekilde bir ürkü havası oluşturulmuştur. Aynı oyunun öteki alanlarda oynanmak istenmesi muhtemeldir. Oysa karşımızdaki durum şudur, ülkemizin geçtiğimiz yıl ihracata yönelik üretim meydana getiren besin sektörleri için dışarıdan ithal etmiş olduğu 8,1 milyon ton buğdayın 5,6 milyon tonu Rusya ve Ukrayna menşelidir.”

AYÇİÇEK YAĞI AÇIKLAMASI

Arpa, mısır, küspe, kepek ithalatında da benzer bir tablo bulunduğunu söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:

“Dolayısıyla Ukrayna-Rusya Savaşı’nın yol açabileceği tedarik problemleri normal olarak bizi etkilemiştir, etkileyecektir fakat bu tesir soframızdaki ekmek değil, ihracat üstünde olacaktır. Besin sektörümüz, Kazakistan, ABD, Kanada başta olmak suretiyle öteki alternatif tedarik kaynaklarıyla ilgili arayışlarını sürdürmektedir. Ülkemizin savaşan her iki tarafla da sürdürdüğü dengeli ilişkilerin bu bölgeden gelen ürün tedarikini tamamen kesmeyeceğini de umut ediyoruz. Bunun yanında Ziraat ve Orman Bakanlığımız ile Ziraat Kredi Kooperatiflerimiz ayçiçeği ve mısır ekimiyle ilgili lüzumlu tedbirleri alıyor. Bir tek Tokat özelinde üreticilerimizle 20 bin ton yağlık ayçiçeği ve 30 bin ton dane mısır için sözleşmeli üretim yapılması planlandı. 35 bin dekar alana ekimi yapılmak suretiyle 18 ton yağlık ayçiçeği tohumunun yüzde 75’i hibeli olarak dağıtılacaktır. Böylece Tokat’taki yağlık ayçiçeği ve mısır üreticilerimize toplamda 12 milyon liralık üretim desteği sağlanacaktır.”

“Çiftçilerimizden devletimizde ekilmedik tek karış yer bırakmayacak şekilde üretime yönelmelerini istiyoruz.” ifadesini kullanan Erdoğan, “Hem kendi besin sektörümüzün ihtiyacının karşılanması hem de Avrupa piyasasında ortaya çıkması olası boşluğun doldurulması bakımından üretimimizi artırmamız dirimsel öneme haizdir. İşte Rusya-Ukrayna Savaşı esnasında burada gerek Sayın Putin gerek Sayın Zelenskiy ile yaptığımız görüşmelerde de bizim 50’ye yakın gemimiz bölgedeydi ve bu gemilerimizin önünü açtılar ve gerek ayçiçeği yağı gerek öteki hububat şeklinde tüm o ürünleri getiren gemileri ülkemize gönderdiler ve nerede ise tamamına yakını ülkemize ulaştı.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ondan sonra çiftçilere yemin etti.

ÇİFTÇİLERDEN ERDOĞAN’A TEŞEKKÜR

Bir ziraatçi, soğuk hava deposu ve paketleme mevzusundaki sorunlarının atılan adımlarda çözüldüğünü, yeni havalimanının da açılmasıyla ürünlerini direkt yurt dışına gönderebileceklerini belirterek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkür etti. Erdoğan da “Paketlemesi, her şeyi burada yapılacak ve artık kargo uçakları da buraya gelecek, ister karadan ister havadan bu tarz şeyleri yurt dışına ihraç edeceğiniz ülkeler hazır hale gelmiş olacak.” dedi.

GÜLÜMSETEN DİYALOG

Genç bir çilek üreticisi “Köyümde yaşamak için bir sürü nedenim var” projesiyle küçükbaş hayvancılık halletmeye başladığını, başlangıçta 100 hayvanı varken, bu sayının 200’ü aştığını, küçükbaş hayvancılıkta çoban bulmanın zor bulunduğunu, sigorta primi mevzusunda destek beklediklerini söylemiş oldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Iyi mi karlı bir iş mi?” sorusuna genç üretici, “Evet oldukça karlı. Çilek üretimi daha oldukça karlı.” karşılığını verdi.

Erdoğan’ın, “Ortaklığa kabul eder misin?” esprisi üstüne salonda gülüşmeler yaşandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Birazcık da cumhurbaşkanımıza gönderelim demedin.” diyerek şakalaştığı genç üretici, “Daima inşallah gönderirim. Genç çiftçilerimize verdiğiniz desteklerden dolayı oldukça teşekkür ederim.” karşılığını verdi.

Baytar teknikerliği kısmı mezunu bulunduğunu söyleyen hanım çiftçinin çabasının her türlü takdirin üstünde bulunduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ziraat ve Orman Bakanı Vahit Kirişci’ye “Vahit Bey, bu kızımız her türlü tecrübeye haiz.” dedi.

Ziraat ve Orman Bakanı Vahit Kirişci ise “Radarımızda efendim” yanıtını verdi. Bakan Kirişci’nin bu cevabı gülüşmelere niçin oldu. Erdoğan, bunun üstüne “Hoca da hem profesör hem siyasetçi, dolayısıyla daha yakın çalışmanız lazım. Radarımızda söylediğine bakılırsa sinyali aldın.” ifadelerini kullandı.

Çobanlık mevzusunun önemine değinen Kirişci ise “Bu sistemin ‘Köye dönmek için pek oldukça sebebimiz var’ projesi aslına bakarsak bizim köyden kente göçü tersine çevirmek adına güzel bir proje.” diye konuştu.

“VAHİT HOCA, SEN ŞİMDİ BİZE FERDİ TAYFUR’U HATIRLATIYORSUN”

Kirişci’nin açıklamaları üstüne Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Vahit Hoca, sen şimdi bizlere Ferdi Tayfur’u hatırlatıyorsun. ‘Evimize geri dönelim’ diyordu ya. Senin hemşehrin. Adanalı olunca…” sözleri gene gülüşmelere niçin oldu.

Vahit Kirişci, çobanların toplumsal güvenliklerinin hükümet tarafınca sağlanması şeklinde bir talep geldiğini belirtirken, bu mevzuda ilgili bakanlıkla çalışmalarının sürdüğünü, kısa zamanda müjdeler vermeyi umduklarını belirtti.

“SÜRATLE BİZİM KAPALI SİSTEME GEÇMEMİZ LAZIM”

Çamdere Köyü Muhtarı bulunduğunu belirten Adnan Eren adlı ziraatçi de serada çilek üretimi yaptığını belirterek devlet yardımıyla köylerine gelen basınçlı sulama sistemiyle adeta üretimde çığır açtıklarını söylemiş oldu. Tokat’ın sulamasının bel kemiğini Almus Barajı’nın oluşturduğunu belirten Eren, su kayıplarının önlenmesi için kanalların kapalı sisteme alınmasını istediklerini dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan da bunun devamlı konuştukları bir mevzu bulunduğunu aktararak şöyleki devam etti:

“Bu açık sistemde buharlaşma ile ortalama yüzde 60 su kaybı var. Vahit Bey’le de bunu konuştuk, hızlıca bizim kapalı sisteme geçmemiz lazım. Şundan dolayı yüzde 60 şeklinde buharlaşma sebebiyle kaybımızı biz büyük oranda geri çevirmemiz lazım. Bunu geri çevirdiğimiz süre, kapalı sistemden basınçlı sisteme geçmek suretiyle bu sulamayı yapmak, bizim için hem oldukça daha karlı, çiftçimiz için de oldukça oldukça daha karlı bir netice doğuracaktır. İnşallah bunun alt yapısını, her şeyini hızlıca yapmış olup bu adımları da atacağız.”

Muhtarın teşekkür etmesi üstüne Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylediği, “Sana kimse muhtar bile olması imkansız diyemez, sen oldun.” sözleri katılımcıları güldürdü.

Erzak Kooperatifi Başkanlığını yaptığına işaret eden Gülşen Bekgöz de 7 hanım bir araya gelmiş olarak bağ ürünleri ürettikleri kooperatiflerini kurduklarını söyledi. Dubai’ye salamura yaprak gönderdiklerini vurgulayan Bekgöz, ek olarak 14 hanım kooperatifi daha kurulduğuna, ürünlerini yurt dışına pazarlamak istediklerine dikkate çekti.

Bekgöz’ün hanım kooperatiflerinin ürünlerini Ziraat Kredi Kooperatifi Marketlerinde satmak istediklerini belirtmesi üstüne Erdoğan, “Ne demek. Kolaylıkla satışa hazır” yanıtını verdi. Bakan Kirişci de bu marketlerin ana misyonunun bu olması gerektiğine işaret ederek, “Biz lüzumlu desteği sağlayacağız, oralarda raflarda başka markalar yerine Ziraat Kredi’nin kendi markası ve birleşke marklarından biz mutlu oluruz.” dedi.

Yeni oluşturulan Tokat Havalimanı’na atıfta bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, kargo taşımacılığında kentin mühim bir yere gelebileceğine dikkati çekerek, “Şundan dolayı buralardan çıkacak malların kargo uçaklarımızla gitmesi, Tokat’a farlı bir hava kazandıracaktır. Buradaki kim bilir ihraç edilecek daha nice ürünler var. Bu tarz şeyleri da doğal süre içinde çeşitlendirerek göreceğiz.” şeklinde konuştu.

“KENDİ ÜLKEMİZDEKİ HAYVANLARI ALMAK SURETİYLE BU İŞİ BİTİRELİM”

Tuğba Ezmeci adlı bir kadının, hayvancılık alanında çalıştığını ve bu işi bırakmak istemediğini söylemesi üstüne Erdoğan, Ziraat ve Orman Bakanı Vahit Kirişci’nin et hayvancılığında hayvan arayışında olduğuna değindi. Erdoğan, “Hayvanlarınızı derhal alır. Şu anda Uruguay’dan hayvan getirmeye çalışıyoruz. Oysa burada var.” dedi.

Salondakilere et hayvancılığında kaç kişinin besicilik yaptığını soran Erdoğan, “Et noktasında iyi bir noktada ise biz derhal Tokat’tan Vahit Bey bu işin içine girelim. Şu anda şu sebeple kırmızı ette, et hayvancılığında ihtiyacımız var. Niçin Uruguay’dan alalım? Biz kendi ülkemizdeki hayvanları almak suretiyle bu işi bitirelim. Biz süt değil et hayvancılığında alalım ki çiftçimizi de bu aşamada rahatlatalım. O da damızlık noktasında da yetiştirmeye devam etsin.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan’ın sorusu üstüne Ezmeci, kendisinde 22 hayvan bulunduğunu bildirdi. Bunun peşinden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bakan Kirişci’ye kampanyayı Tokat’ta yaygınlaştırması ve derhal adım atılması talimatı verdi. Kirişci’nin “Efendim, karkas tutarları…” şeklindeki ifadeleri üstüne Erdoğan, “Sen karkası, markası bırak. Ilkin benim kendi vatandaşımdan, çiftçimden aldığım hayvan, benim için en karlı hayvandır.” dedi.

ÇİFTÇİLERDEN “HİBE EDERİZ” YANITI

Erdoğan’ın “Vermem diyen var mı?” sorusuna salonda bulunanlar hayvanlarını verebileceklerini söylemiş oldu, bazı çiftiler de “Bağışlama ederiz” karşılığını verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan da hibeye gerek olmadığına işaret ederek şöyleki konuştu:

“Uygun fiyatla, Vahit Bey bu mevzularda güvenilir bir dava arkadaşımdır. Hiçbir süre vatandaşımızı dara düşürmez. En uygun imkanlarla vatandaşımızdan biz bu hayvanları alırız, hızlıca de Ziraat Kredi olarak bu tarz şeyleri piyasaya süreriz. Ramazan geldi, ramazanımızda da istiyoruz ki ucuz fiyatla vatandaşımıza Et Süt Kurumunda falan eti, kıymayı, kuşbaşını verelim.”

DOĞAL GAZ MÜJDESİ

Tokat’ın Sulusaray ilçesinde yaşayan hanım ziraatçi Ezmeci’nin açık su kanallarının kapalı sisteme dönüştürülmesini istediklerini söylemesi üstüne Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun yapılacağını, Sulusaray’ın organik gaza ulaşması noktasında da emek harcama gerçekleştirileceğini dile getirdi.

Niksar’da yaşayan Atanur Yılmaz’ın Bakanlıktan kiraladığı bir arazide ceviz bahçesi oluşturduğunu söylemesi üstüne Erdoğan, cevizin acele yetişmediğini belirtti. Yılmaz, yapmış olduğu emek harcamaları Erdoğan’a söyledi.

Ondan sonra söz alan Tokat Arıcılar Birliği Başkanı Ali Demir ise son 4 yılda mühim tesisler kurulduğunu aktardı. Demir, Tokat’a kurulan havalimanının ürünlerin yurt dışına gönderilmesine de katkı sağlayacağını söyledi.

Erdoğan, akşamları manda yoğurduna hurma, kestane balı, yulaf ezmesi karışmasını sağlayarak yediğini, bu karışımın şifa bulunduğunu söyleyerek salondakilere de bunu uygulamalarını tavsiye etti.

“BU TOPRAKLAR TÜRKİYE’Yİ AYAĞA KALDIRACAK”

Tokat Arıcılar Birliği Başkanı Ali Demir’in Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde bir toplantı yapmak istediklerini söylemesi üstüne Erdoğan, toplantı için gerekenlerin yapılması emirini verdi. Toplantıya katılan çiftçilere teşekkür eden Erdoğan, şunları kaydetti:

“Tüm sual sahibi kardeşlerim bizleri oldukça oldukça mutlu eden, memnun eden sorular sordular. Biz, sizler şeklinde kardeşlerimiz, çiftçilerimiz olduktan sonrasında bu toprakların hakkını ödeyemeyiz. Ihmal etmeyin, ne var ise toprakta var. Topraktan geldik gene toprağa gideceğiz. Onun için toprak kadar verimli bir varlık olması imkansız. Asrın en mühim zenginlik deposu petrol falan değildir, tarımdır. Tarımı oldukça önemsiyorum. Tarımın sizler birer mihmandarısınız. Hayvancılıkta, tarımda atacağımız adımlarla Vahit Bey sizlerle hemhal olacak. Bu topraklar Türkiye’yi ayağa kaldıracak.” (AA)

ANASAYFAYA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ

“Büyük bir ümit bağladım” diyerek duyurdu: Kaderi değiştirecekler

Katar’da gerilmiş anlamış olur! Çavuşoğlu tepki gösterdi: ‘Sanırım bundan zevk alıyorsunuz’

Koreliler bu şekilde iyileşiyor! Baş parmağınıza sarımsağı sarıp…