Son dakika | Kılıçdaroğlu, Asil’ya ‘uyuşturucu’ polemiğinden yüklendi, Bahçeli’ye ‘baraj’ göndermesi yapmış oldu

Son dakika: CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündeme dair mühim açıklamalarda bulunmuş oldu. Furkan Vakfı’nın gerçekleştirdiği eylemde polisin müdahalesi sonrası ortaya çıkan görüntülerle ilgili konuşan CHP lideri, orantısız güç kullanıldığını söylemiş oldu. İçişleri Bakanı Süleyman Asil’ya da ‘uyuşturucu’ polemiği üstünden cevap veren Kılıçdaroğlu, “Polis üstünden bizim üzerimize gelmek istiyor. Polis kardeşlerim beni de fazlaca iyi bilirler Asil’yu da fazlaca iyi bilirler. Benim uyuşturucu mevzusunda ne kadar duyarlı olduğumu tüm hepimiz bilir, o zat da bilir.” diye konuştu.

BAHÇELİ’YE JET YANIT: BARAJI GEÇEMEYİNCE SEN NEREYE YÜZECEKSİN?

MHP lideri Bahçeli’nin 1915 Çanakkale Köprüsü’nü eleştirenlere “Bre hey gafiller! Denize atlayın yüze yüze gidip gelin” ifadelerini kullanmasına cevap verdi. Kılıçdaroğlu “Sayın Bahçeli’nin sözlerini dinledim. Tek bir sorum olacak sen barajı geçemeyince nereye yüzeceksin? Merakım o.” dedi.

Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından öne çıkan satır başları şu şekilde:

ADANA’DAKİ FURKAN VAKFI OLAYLARI

“Furkan Vakfı’nı seversiniz sevmezsiniz, katılırsınız katılmazsınız. Fakat orantısız güç kullanıldı. Cumhuriyet tarihinde ilk kez başörtülü bayanlar bu kadar ağır bir zulümle karşı karşıya kaldılar. Onlara da söz veriyorum. Hepimiz özgürce bizim iktidarımızda gösterisini yapmış olacaktır. Bu ülkede barışı inşa edeceğiz, buradan söz veriyorum.

SOYLU’YA ‘UYUŞTURUCU’ YANITI

Ya benim dediğimi anlamıyor yukarıdaki zat. Dost benim söylediğim şu. Uyuşturucu baronlarını yakalayan kim? Polis. Savcılığa teslime den polis. Yargılayan kim, hakim. Hapse atan kim, hakim. Özgür bırakan kim, hakim. Peki sen niye alınıyorsun kardeşim? Polis üstünden bizim üzerimize gelmek istiyor. Polis kardeşlerim beni de fazlaca iyi bilirler Asil’yu da fazlaca iyi bilirler. Benim de karakterimi fazlaca iyi bilirler, onun da karakterini bilirler. Benim uyuşturucu mevzusunda ne kadar duyarlı olduğumu tüm hepimiz bilir, o zat da bilir.

EKONOMİ TEPKİSİ

İktidar ülkeye rahatlık getirmedi, varlıklı olan Türkiye’nin tüm kaynaklarını ağırlıklı olarak başta Londra’daki bir avuç tefeciye peşinden içerideki tefecilere tahsis etti. O denli büyük faiz ödüyoruz ki onlarca defa söyledim. Sonrasında dayanamadı ‘biz faizi indireceğiz’ dedi. Faizi indirdi fakat diğer taraftan vatandaşın sırtına daha ağır faiz bindirdi. Hiçbir banka faiz indirmedi. Buyrun gidin herhangi bir bankaya bir kredi çek bakalım sana faiz kaç uygulayacaklar. Yüzde 14 ise fazlaca güzel. Kim ödüyor faizi? Hep birlikte ödüyoruz.

YAP-İŞLET-DEVRET MODELİ

Seneler yılı bu millete yalan söyleyip, oy devşirip, seneler sonrasında benim söylediğim noktaya gelip itiraf eden insanın o koltukta bir saniye dahi oturmaması lazım. ‘Bay Kemal’in kafası bu işlere basmaz’ diyor. Vallahi basmaz, biz bu şekilde alicengiz oyunlarını ne bilelim? Yalan söylemek, devletin en tepesinde oturan kişinin seneler yılı ‘Devletin cebinden 5 kuruş çıkmayacak’ diye yalan söylemesi ve hala o koltukta oturması… Niye oturuyorsun sen orada diye sormak benim hakkım değil mi?

Bir tek faiz batağına sokmadılar. Bir de bu şekilde batak var. Bir taraftan tefecilere faiz ödüyorsun bir taraftan da bu paraları ödeyeceksin. 4 örnek veriyorum:

Kent hastaneleri onlarca defa söyledik yapım maliyeti 10,2 milyar lira, taahhüt edilen para 82,5 milyar lira. Yavuz Sultan Selim Köprüsü maliyeti 3,3 milyar lira, Gömü garantisi 9 milyar lira. Osmangazi Köprüsü maliyeti 1,2 milyar dolar, Gömü garantisi 15 milyar dolar. Kütahya Zafer Havalimanı 50 milyon Euro, ödenecek para 208 milyon Euro.

Bunlarda din inanç da yok. Bu memleketi iyi mi bu kadar sömürüyorsunuz? Iyi mi yaparsınız bunu? Bu para 5’li çeteye giden para değil. Eğer önümüzdeki seçimlerde hala AK Parti’ye, MHP’ye oy vereceğim diyorsanız bu soygunun tarafı olmuş olursunuz. Bu paradan nasiplenenlerin tamamını çıkaracağım ortaya. 5’li çetenin hamisi ve pazarlamacısı Recep Tayyip Erdoğan’dır.