Ev kiraları kadar aidatları da yükseklikleri ile can yakıyor. Kesinti kararları için kat malikleri kuruluna katılmak gerek. Ve dava açarak itiraz etmek de mümkün.
Gayrimenkul Hukuku Enstitüsü Başkanı Avukat Ali Yüksel, yüksek kesinti artışlarına ilişkin dava açılabileceğini belirterek, “İlgili kararın iptali için, sonucu öğrendikten sonraki 1 ay içinde yada her halükarda 6 ayda ana gayrimenkulün bulunmuş olduğu yerdeki barış hukuk mahkemesinde dava açmak gerekir.” dedi.
Son dönemde kiralarla yarışan aidatlar tekrardan gündeme geldi. Yönetimlerin aidatlara yapmış olduğu zamların kentin değişik bölgelerindeki kiraları geçtiğini kaydeden site sakinlerinin bu konudaki şikayetleri arttı.
Gayrimenkul Hukuku Enstitüsü Başkanı Yüksel, sakinlerin aidatları ödememe benzer biçimde haklarının bulunmadığını belirterek, “Aidatların yüksek olduğu düşünülüyorsa müdahale etmenin en etkili yolu kat malikleri kuruluna katılmak hatta mümkünse yönetimde yada denetimde vazife almaktır.” dedi.
Kat malikleri kuruluna katılım azca olduğundan denetim mekanizmasının yetersiz kalabildiğini dile getiren Yüksel, bu sebeple ilgili toplantılara katılarak rahatsız olunan durumlarla ilgili görüşleri dile getirmenin etkili olacağını söylemiş oldu.
Yüksel, site yönetiminin bir şirkete devredilmesi halinde yönetici firmanın değişmesi için kat maliklerinin 5’te 4 çoğunluğu icap ettiğini kaydederek, sözlerini şöyleki sürdürdü:
“Görüşmede itirazlar kabul edilmezse yüksek aidatlara müsaade eden yönetim planına yada kat malikleri kurulu sonucuna karşı dava açılabilir. Bu kapsamda ilgili kararın iptali için sonucu öğrendikten sonraki 1 ay içinde yada her halükarda 6 ayda ana gayrimenkulün bulunmuş olduğu yerdeki barış hukuk mahkemesinde dava açmak gerekir. Sadece toplantıya katılıp da pozitif yönde oy kullanan kat maliki bu davayı açma hakkına haiz değildir.”
Ali Yüksel, site ve apartman giderlerinden bazı istisnalar hariç tüm sakinlerin eşit oranda görevli bulunduğunu belirterek, “Bir şahıs kendi evinin daha minik bulunduğunu ileri sürerek bu giderlere daha azca iştirak etmesi icap ettiğini ileri süremez. Sadece ortak yerlerin bakımı, korunması, güçlendirilmesi, onarılması için meydana getirilen giderler ve yönetici aylığına ilişkin ödemeler arsa payları oranında katlanır. Zamlar da bu giderlerin artışına bakılırsa belirlenir.” diye konuştu.
Kesinti borcunun kaide olarak kiraya verene ilişkin bulunduğunu sadece sözleşmeye getirilen düzenlemelerle kiracıdan talep edildiğini dile getiren Yüksel, “Aidatlara yapılacak zamlar için kirayı geçmeme haricinde yasal bir sınır yok. Çoğu zaman enflasyon, asgari ücret artış oranı ya da yönetimce belirlenen değişik bir rakama bakılırsa güncelleniyor.” ifadesini kullandı.
Yüksel, her kat malikinin arsa oranı oranına bakılmaksızın tek oy hakkına haiz bulunduğunu, ana gayrimenkulde birden ziyade bağımsız kısmı olan kat malikinin her bağımsız bölüm için ayrı bir oy hakkının bulunduğunu söylemiş oldu.
Yüksel, aidata hangi gider kalemlerinin dahil olabileceğine ilişkin şu açıklamalarda bulunmuş oldu:
“Apartmanın ya da sitenin su faturası, elektrik faturası, merkezi ısıtma ise doğalgaz faturası, bina görevlisi aylığı, bahçıvan aylığı, bekçi aylığı, kaloriferci aylığı ve benzeri ortak giderler kesinti kapsamına girer. Sitelerde bir tek ‘olağan yönetim giderleri’ kiracılardan istenebilir. Mesela asansörün periyodik bakımı, kontrolü, ortak alanların aydınlatılması, temizliği, çalışanların tutarı benzer biçimde. ‘Yatırım ve demirbaş’ niteliğindeki giderler (asansörün yenilenmesi, çatı onarımı, bahçeye ağaç ve kalıcı bitkilerin dikilmesi, havuz yapımı ve tamiratı, üreteç alınması, güneş enerjisi sistemi kurulması) kiracıların ödememesi gerekir.”
Yüksel, site yönetimlerinin doğru olmayan kişilerin eline geçmesi, hazzı yönetim uygulanması ve kat maliklerinin taleplerinin yerine getirilmemesi durumunda hakimin müdahale etmesinin talep edilebileceğini ve mahkeme kararıyla genel kurul yapılmasının sağlanabileceğini söylemiş oldu.
Kaynak: webhane.com