Depresyon daima üzüntü olarak ortaya çıkmaz. Çoğu zaman hastalar depresyonda olduklarını düşünmez şundan dolayı bunu yaşadıkları emarelerle ilişkilendiremez.

Depresyon çoğu zaman güçsüzlük ve depresif hislerle bilinir ve kısmen yaşanılan belirtilerin bununla hiçbir ilgisi yokmuş benzer biçimde görünür.

Depresyonun tanınması için fazlaca önemlidir, şundan dolayı ne kadar erken tedavi edilirse tedavi o denli süratli ve başarıya ulaşmış olur.

DEPRESYONUN DAHA AZ GÖRÜLEN 9 BELİRTİSİ

İşte derhal depresyonla ilişkilendirmeyebileceğiniz bazı ihtimaller içinde emareler ve uyarı işaretleri.

Ağrı

Depresyon ve ağrı aynı biyolojik yollardan ve hormonlardan bazılarını paylaşır, bundan dolayı depresif insanların ortalama yüzde 75’i tekrarlayan yada kronik ağrı yaşar. Meydana getirilen araştırmalar, depresyonda olan kişilerin depresyonda olmayanlara nazaran boyunlarında ve bellerinde ağrı hissetme olasılığının 4 kat daha çok bulunduğunu gösteriyor.

Depresyon halinde, bilhassa vücuttaki negatif tepkilere daha dikkatli olarak bakılır, bundan dolayı ağrı normalden daha belirgindir. Depresyonda olan insanlarda beyin aktivitesinin duygulara daha çok odaklandığı ve ağrıyla baş etme yeteneklerinin azaldığı biliniyor.

Kilo Almak

Bazı yiyecekler ruh halini iyileştiren serotonin düzeylerini yükseltebilse de, zaman içinde bu tür duygusal yeme alışkanlıkları kilo alımına yada suçluluk duygularına yol açabilir ve depresyonun gerçek nedenlerini tedavi etmeye destek olmaz. Meydana getirilen araştırmalar, yüksek düzeyde stres ve depresyonun kilo vermeyi ve zayıflama yöntemlerine bağlı kalmayı zorlaştırdığını gösteriyor.

Acele Sinirlenme

Her ufak şeye sinirleniyorsanız yada hiddet durumunuzu denetim edemiyorsanız depresyonda olabilirsiniz. Araştırmalar, depresyonda olan insanların genel olarak huysuz yada kızgın hissettiklerini gösteriyor.

Negatif bir tavır takındığınızda asabiyet, hayal kırıklığı yada hiddet benzer biçimde negatif ruh hallerine eğilimli olmuş olursunuz.

Hiçbir Şey Hissetmemek

Depresyonda olan insanların çoğu zaman yataktan kalkma istekleri olmaz ve onları daha ilkin mutlu eden ya da üzen şeyler artık onları etkilemez. Bu tür davranışlar bir depresyon emaresidir ve size yardım etmek isteyen yakın olduğunuz kişileri uzaklaştırmanıza niçin olabilir.

Devamlı Çevrimiçi Vakit Geçirmek

Çeşitli araştırmalar, devamlı çevrimiçi olan ve öteki insanlardan daha çok sanal toplumsal etkileşime haiz olan kişilerin depresyona girebileceğini doğrulamaktadır. Gerçek insan temasından yoksun hissedebilirler ve sanal dünyayı fikir ve duygularından kaçmak için kullanabilirler. İnternet bağımlılığı ayrı bir tanı olsa da, çoğu zaman depresyonla örtüşür ve telefon benzer biçimde kısa süreli uyaran arayışı depresyonda olan kişilerde yaygın bir alışkanlıktır.

Devamlı Hayal Oluşturmak

Ne hakkında hayal kurarsanız kurun, zihnimiz şimdiki zamana sağlam bir halde adapte olduğunda mutlu olur ve gezinip giden düşünceler kafa karışıklığını, endişeyi ve üzüntüyü artırabilir. Hayal oluşturmak yaratıcı çözümler bulmanıza destek olsa da, çoğu zaman fena bir ruh hali ile ilişkilendirilir.

Kararsızlık

Araştırmalara nazaran, her gün “Giyinsem mi yoksa pijamayla mı kalsam” yada “Yulaf ezmesi mi yoksa yumurta mı yesem” benzer biçimde bir çok üstünde fazla düşünmediğimiz 70’den fazla bilgili karar veriyoruz. Depresyonda olduğumuzda, bu bilişsel süreçler daha zor hale gelir ve çoğu zaman pek fazla düşünmediğimiz ufak şeyler, o süre büyük kararlar benzer biçimde görünür.

Kişisel Bakıma Dikkat Etmemek

En temel bakım ve hijyen rutinine haiz olanlarda bile depresyon haline bu alışkanlıklar tamamen ortadan kalkabilir. 10 binden fazla kişiyle meydana getirilen bir çalışmada, ağız sağlığı fena olanların yüzde 61’nini depresyonda olduğu görülmüştür. Ve diş problemleri ne kadar fazlaysa depresyon o denli şiddetliydi.

Hijyen ve görünüme dikkat edilmemesi bir çok süre bir probleminin işaretidir.

Uyku Sorunları

Depresyon uykuya birkaç şekilde müdahele edebilir. Bazıları uykusuzlukla savaşım ederken, bazıları depresyondayken tüm gün ve gece uyur. Her ikisi de kötüdür ve kesinlikle bir soruna işaret eder.

RUH HALİNİ İYİLEŞTİREN BESİNLER

Mutsuz, kızgın yada stres altında olduğumuzda çoğu zaman yemekte teselli ararız. Sadece daha iyi bir ruh hali yerine, netice çoğunlukla pişmanlık ve birkaç fazla kilo olur. Şundan dolayı teselliyi yanlış yiyeceklerde ararız.

İşte ruh halinizi yükseltecek besinler.

Bitter Çikolata

Çikolata, stres altındayken en sık ulaştığımız besindir ve iyi haber şu ki, birkaç kare çikolatadan sonrasında hissettiğimiz sakinlik plasebo tesiri değildir. Bitter çikolatanın içindeki maddeler fazlaca kısa sürede vücutta birçok durumda çoğalan stres hormonu kortizol seviyesini azaltır. Bundan dolayı, bir stres dalgası hissettiğinizde, 30 gram kadar bitter çikolata yemeyi deneyin.

Ispanak

Konsantre olamıyorsanız ve gözlerinizi zor bela açık tutuyorsanız ıspanak yiyin. Damarlara zarar verebilecek ve beyne kan ve gıda akışını bozabilecek bir kimyasal olan homosistein düzeylerini düşüren folik asit ihtiva eder. Ispanak, bozulmuş dolaşım, artan uyuşukluk ve azalmış bellek ile savaşır. Ispanak benzer biçimde koyu yeşil yapraklı sebzeler folik asit açısından zengindir. Ek olarak patates, tahıl, bezelye, fasulye ve mantar da destek sağlar.

Elma ve Fıstık Ezmesi Deneyin

Sinirlilik, vücudunuzun yakıta ihtiyacı bulunduğunun bir işaretidir. Kan şekeri seviyenizin yemekten bir saat sonrasında mühim seviyede düşeceği yiyeceklerle değil, doğru şekilde beslendiğinizden güvenilir olun. Çözüm, karbonhidratları proteinler yada yağlarla birleştirmektir. Karbonhidratlar hızla yanan mükemmel bir enerji deposudur ve yağ yada protein eklemek sindirimi yavaşlatır ve şeker seviyelerini uzun süre durağan(durgun) meblağ. En iyi kombinasyonlardan biri fıstık ezmeli bir elmadır. Leziz olmasının yanı sıra birkaç saat içinde size enerji verir.

Somon Yiyin

Yüksek omega 3 içeriğinden dolayı somon kalp için fazlaca iyidir, sadece aynı bileşen bununla beraber depresyon, anksiyete, hiddet, sinirlilik ve benzeri durumlara da destek olabilir. Birçok nebat ek olarak kıymetli omega 3 yağları ihtiva eder, sadece uzmanlar bu yağların balıktaki hususi formunun ruh halini en iyi şekilde iyileştirdiğine dikkat çekiyor. Somona ek olarak sardalya ve uskumru da kaygılı ruh halini başarıya ulaşmış bir halde önleyecektir.

Yeşil Çay

Yeşil çayın sinir sistemi üstünde yararlı bir tesiri olduğu iyi bilinmektedir ve bilhassa sakinleştirici ve konsantrasyon artırıcı özellikleriyle bilinir. Ek olarak yeşil çay fazlaca azca kafein ihtiva eder, bundan dolayı sinirlendirme tehlikesi yoktur. Kızgın olduğunuzda bu yatıştırıcı içecekten bir bardak için.

Kepekli Tahıllar Yiyin

Kederli bir ruh hali D vitamini eksikliği de dahil olmak suretiyle çeşitli şeylerden kaynaklanabilir. Bu besinin vücuttaki birçok görevinden biri sakin, vücudu rahat ve mutlu icra eden mutluluk hormonu serotoninin üretilmesine destek olmaktır. Bundan dolayı, düşük D vitamini seviyeleri üzüntü ve depresyona niçin olabilir. Alımını çoğaltmak için süt, yoğurt, kepekli tahıllar ve mantar tüketin. Ek olarak rejim takviyesi olarak kalsiyum ve D vitamini alınması tavsiye edilir.

Yumurta ve Hindi

Depresyon günlerinde artan karbonhidrat isteği normaldir, sadece birçok insanoğlunun favorisi olan cips benzer biçimde fena karbonhidratlardan kaçınmalısınız. Sizi neşelendirmek yerine uyuşuk ve huysuz meydana getirecek şeker ve yağla doludurlar. Bundan dolayı sağlıksız atıştırmalıkları tam tahıllı ekmekle değiştirin ve serotonin üretimini artıran yumurta, hindi ve ayçiçeği çekirdeği benzer biçimde proteinlerle beraber tüketin.